30 Mayıs 2011 Pazartesi

Sevgilim....

Sevgilim... İlk kez dinlediğim bir müzik çalıyor kulağımda. Az önce seni hatırlatan kahramanlar gördüm. Gözlerimden tuzlu yaşlar akarken dostlarıma yazdım. Senden uzakta geçiyor her günüm. Sanırım Hayatı AŞK'la aldatıyorum...

İnceden, hani kimsenin göremediği yüzler seçtim bu gece... Kimsenin kolay fark edemediği ince hisleri tattım... Sahte olmayacak kadar basit insanlarla geçirirken ömrümü, aslında senin kısacık zamanda hayatıma kattığın değerin ne kadar anlamlı olduğunu öğrendim.. Senin olmadığın her an seni koydum herkesin yerine. Sensizdim biliyorum ve bu benim imtihanım olacaktı. SENSİZLİK....

Fon müziği çalıyordu bu yazının arkasında.. Ve ben üşüyordum. Çünkü sırf üşümek için çıkarmıştım üzerimdekileri... Tıpkı sen gittiğinde üşüyeceğimi bile bile seni terk ettiğim gibi....

Sana yaklaşmadan sana benzemeye çalıyordum sevgilim.. Ama fark edemedim... Çünkü ben bir kere sana karışmıştım. Kurtulmaya çalışsam bile senden izler bırakacaktım geçtiğim her yere...

Ben hep sallanıyorum sevgilim.. Sanırım ruhum artık depremler yaşayan bir gök kubbe...

Sen yoksun ve ben bazı geceler ağlıyorum.. Yani sebebini bilmiyorum.. Bazen sebepsiz ağlıyorum, sonra dostlarımı arıyorum birazda onlarla ağlıyorum. Sonra kahkaha atıyorum ne bileyim güldürüyorlar beni.. Senin yokluğunda ben böyle büyüyorum sevgilim... Seni büyütüyorum içimde... Bir gün yok olacaksın belki... 

Ama bende biliyorum sevgilim;
adım, kazınmış olarak hep uyuyacak ruhunun salıncağında....










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder